Prof.Dr. Celalettin YAVUZ

Prof.Dr. Celalettin YAVUZ

Obama’nın Arkasından Teneke Çalmak!

ABD’nin belki de gelmiş en sünepe Başkanı Obama’nın arkasından teneke çalmak isteyenlerden biriyim. Bunu rengi veya teni için düşünen bir “kafatasçı” değilim. Aksine, ABD Başkanı seçildiğinde umutlanmış ve bu umudumun yeşermesi için en az bir yıl süreyle beklemiştim. Ama “Hüseyin” Barack Obama, “Barışçı” görünüşü ve açık hitabetine hayran olan vatandaşlarımıza rağmen, bir küresel gücün başkanı olarak sınıfta kaldı. Küresel güç olacaksın, bu güçten istifadeyle dünyaya düzenlemeye çalışacaksın ama düzenleme yerine “düzen” oyunları oynayacaksın. Obama neler yapmış da arkasından teneke çaldırmaya müstehak olmuş bir hatırlayalım…

Daha ilk döneminin seçim propagandaları sırasında Irak ve belli bir süre sonra da ABD askerlerinin Afganistan’dan çekileceğini vaat etmişti. Ama Afganistan’dan hala çıkamadı. Çıkamadığı gibi, hem Afganistan’da durum Taliban lehinde gelişti. Üstelik Afganistan bahanesiyle Pakistan’ı da alt üst etti. Buradaki tek iyi sonuç el-Kaide Elebaşısı Bin Laden’i yakalayıp “katlettiği” şeklindeki açıklamasıydı. Ama bu olay sonrasında el-Kaide, Ortadoğu’da ve Afrika’daki yeni türevleri daha da tehlikeli oldu.

2011 yılı sonrası Irak’tan çıkan ABD, 2014 yılı ortalarında IŞİD bahanesiyle tekrar Irak’a döndü. Yani Obama aslında Irak’tan çıkışı sağlayamadı.

Arap Baharı’yla Libya’da normal yaşamın ve devletin bir daha iflah olmayacak şekilde bozulmasına, NATO şemsiyesi altında askeri harekâtla katılarak sebebiyet verdi.

Mısır’ın “Arap Baharı”nda ise Hüsnü Mübarek’in adeta 2 günde gidişini seyretti. Ama Müslüman Kardeşler iktidarını görünce Sisi darbesine göz yumdu ya da bizzat tezgâhladı. Sonuçta Mısır’a düzen değil karışıklık ve tarihinin en derin kutuplaşması hâkim oldu.

II. Dünya Harbi’nden sonra Amerikan sermayesini akıttığı ve bu sayede ekonomide büyük aşama kaydeden Japonya ile Güney Kore’ye büyük bir tehdit oluşturan Kuzey Kore’nin nükleer silah ile balistik füzelere sahip olmasına, hatta bu silahları tahrik edici bir tehditle defalarca denemesine seyirci kaldı.

Amerikan vatandaşı iken Gürcistan Cumhurbaşkanı seçilen Saakaşvili’ye rağmen, selefi George W. Bush döneminde Rusya’nın Gürcistan’dan koparttığı Güney Osetya ve Abhazya sorunlarını çözemedi. Bu 2 bölge neredeyse Rusya’ya bağlanacaklar.

Rusya’ya rağmen Ukrayna’da yönetimi değiştirmek isteyince, Ukrayna’nın doğusunda toprak kaybı ortaya çıktı. Bu bölgedeki Rus kökenlilerle Ukrayna arasında çıkan çatışmalar sonlandırılamadı. Üstelik Kırım Rusya’ya bağlandığı gibi, Ukrayna NATO’nun da önemli bir meselesi haline geldi.

İsrail-Filistin sorunlarında daha önceki başkanlara oranla hiçbir ilerleme kaydedemedi. Oysa önceki Başkan G.W. Bush döneminde bile Gazze Şeridi’ndeki İsrail yerleşim yerleri terk edilmişti.

Obama yönetiminin Suriye politikası ise anlaşılır gibi değil. Önce Esad rejiminin değişmesini savunuyordu. Bu konuda başta AKP iktidarı-Türkiye olmak üzere İslam İşbirliği Teşkilatı (İran hariç) ile AB’nin desteğini de almıştı. Ama AB’nin ekonomik ve siyasi sorunlar yüzünden bölgeye enerjisini ayırmayışı, Obam yönetimini de korkuttu.

“Kimyasal silahlar ABD’nin kırmızıçizgisidir!” diyen Obama, Esad rejiminin bu silahı kullanmasına rağmen çizgisinin rengini değiştirdi.

Her ne kadar Türkiye’yi yönetenlerin yanlışları varsa da, Suriye’de PKK terör örgütünün uzantısı PYD-YPG ile hareket etmesi, Türkiye gibi bir müttefike rağmen ısrarcı olup silah yardımı yapması anlaşılır gibi değil.

Son Söz: Obama yönetimini FETÖ’ye sahip çıkması da var. Bunu da deftere yazarsak, teneke çalanların epeyce olacağına inanıyorum. Ama yerine gelen de davul çala çala geliyor! İnşallah teneke çaldığımız adamı aramayız…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren ve imla kuralları ile
yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof.Dr. Celalettin YAVUZ Arşivi
SON YAZILAR