Bu hukuksuzluğa seyirci kalınamaz

İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin sandık başı itirazları bir noktaya geldi ve sonuca bağlandı. Hatta, bu yazıyı yazdığımız saatlerde Ekrem İmamoğlu’na mazbata verildiği haberini de aldık. Bütün bunlar sürecin tamamlandığı, seçimler üzerindeki şaibenin ortadan kalktığı, vicdanların rahatladığı, milli iradenin tam olarak tecelli ettiği anlamına ne yazık ki gelmiyor. Ortada çok ciddi, çok büyük ve mutlaka cevap bulması gereken soru işaretleri var. Bir takım vahim bilgi ve belgeye ulaşılmıştır ve bunların mutlaka dikkate alınması gerekmektedir. Nitekim, itiraz süreci devam etmektedir. Hukuk yolu tükenmemiştir. En yüksek ve son merci olarak Yüksek Seçim Kurulu henüz son sözü söylememiştir.

BİR ÜST AKIL VAR

Adalet ve Kalkınma Partisi’nden sonra Milliyetçi Hareket Partisi’de YSK’ya elindeki bilgi ve belgelere dayalı olarak, olağanüstü itirazda bulunmuştur. Bu itiraz hem Büyükşehir Belediye Başkanlığı, hem de Maltepe İlçe Belediye Başkanlığının yenilenmesi talebine dayanmaktadır. Seçim gecesinden itibaren olup bitenleri yakından takip ediyoruz. İstanbul’un 39 ilçesinde organizasyon içinde bir şebekenin, aldıkları talimat çerçevesinde seçme hile karıştırdıkları anlaşılmaktadır. Seçim öncesinden başlayan, seçimlerde harekete geçen ve seçim sonrasında yapılanı gizlemeye ve kabul ettirmeye çabalayan bir organizasyondan bahsediyoruz. Bir üst aklın olduğu şüphe götürmeyecek şekilde açığa çıkmıştır.FETÖ ve PKK bu seçimleri hedef seçmişlerdir. Kendini milliyetçi ülkücü diye tanıtıp başka yerlere savrulanlar, bu seçim sonuçlarını iyi değerlendirmek, kime ve neye hizmet ettiklerini görmek zorundadırlar.

HEPSİ BELGELİ

Büyük ve çok planlı bir hile ile karşı karşıyayız. Büyükçekmece’de bir önceki seçimlerle karşılaştırarak, seçmen sayısı farkının doğal olduğunu söylüyorlar. Olayın aslı şudur: Belli bir sayıda gerçek seçmeni iptal edip sürecin dışına itmişler. Yerine İstanbul’da oy kullanması mümkün olmayanları getirip monte etmişler. Malum belediyeler, dışarıdan gelip işçi olarak çalışanlar vatandaşların nüfus cüzdanlarını toplayıp, kendilerinden habersiz şekilde seçmen yazdırmış. Bunların hepsi belgeli. Sadece bu kadarı bile nasıl organize olduklarını ve her şeyi planladıklarını anlamaya da, anlatmaya da yeterlidir. Elbette hile ve şaibeler bu kadarla sınırlı değildir. 2 bin 208 kısıtlı seçmen tespit edilmiştir. Bunlar nasıl oluyor da oy kullanabiliyorlar? Seçmen vasfı düşmüş, bin 299 kişinin yerine başkası oy kullanmıştır. 10 bin 290 kişi ceza evinde olduğu halde başka yerlerde kayıtlı seçmen gösterilmiştir.

YSK’DAKİ İLGİNÇ DURUM!

Bütün bunları daha da anlamlı hale getiren ve şüphelerin yoğunlaştığı yer sandık görevlilerinin durumudur. 19 bin 623 kamu görevlisi olmayan vatandaşın, sandık başkanı veya görevlisi olarak değerlendirildiği ortaya çıkmıştır. Oysa kanun, sandık başkanı ve görevlilerinin kamu görevlileri arasından seçilmesini hükmediyor. Bu tespit, aynı zamanda bizim daha önce “YSK’daki ilginç durum”başlığı ile yazdığımız yazıda gündeme getirdiğimiz konuyu, daha anlamlı hale getiriyor. CHP’li Umut Oran’ın bilgi edindirme yasası kapsamında YSK’ya yaptığı başvuru üzerine, Başkan Sadi Güven’in verdiği rakamlar çok çarpıcıdır. YSK Yüksek Mahkeme üyesi 11 kişiden 3’ü, İl Seçim Kurulu Başkanı 81 kişiden 11’i, İl Seçim Kurulu Üyesi 162 kişiden 59’u, İlçe Seçim Kurulu Başkanı 922 kişiden 210’u, FETÖ bağlantıları gerekçesi ile kurumdan ihraç edilmiştir. Ama şu tesadüfe bakınız ki, İlçe Seçim Kurulu Üyesi 1.844 kişiden ve Seçim Müdürü görevindeki 523 kişiden hiç kimse için bir işlem yapılmamıştır. 1.254 Zabıt Katibi’nden sadece 15 ihraç vardır. YSK Yüksek Mahkeme Üyesi ve İl ve İlçe Seçim Kurul Başkanları arasında bu kadar ihraç varken, bu üyelerin kontrolünde olan ve çok daha yüksek sayıdaki İlçe Seçim Kurulu Üyesi ve Seçim Müdürlüklerinde ihraç sayısının sıfır olmasını bir defa daha kamuoyunun dikkatine sunuyorum. Nitekim, Maltepe İlçesindeki görevlilerle ilgili olarak Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulmuştur.

MAZBATA BİR ŞEYİ DEĞİŞTİRMEZ

Bütün bunlar çok önemli, çok hayati, çok belirleyici gerekçelerdir. Dikkate almak ve buna göre bir sonuca ulaşmak, sadece bu seçimler için değil, bundan sonrası için de hayati önemdedir. Milli iradeye müdahale hiçbir şekilde kabul edilemez.Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devletidir. İtiraz haktır ve hukuk işleyecektir. Mazbata verilmiş olması bir şey değiştirmez, süreç işlemektedir. Yasa dışı işler, yanlışlar, şaibeler, hileler mutlaka ortaya çıkarılmalı ve gereği yapılmalıdır. Maltepe İlçesi ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri YSK’nın kararını beklemektedir. Bu hukuksuzluğa, bu kadar çok şaibeye müsaade edilmeyeceğine olan inancımızı koruyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren ve imla kuralları ile
yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
Orhan KARATAŞ Arşivi
SON YAZILAR