“Artık her bebek 5 bin 220 dolar borçla doğuyor“

“Artık her bebek 5 bin 220 dolar borçla doğuyor“

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kenan Tanrıkulu, artık her yeni doğan bebeğin 5 bin 220 dolar borçla doğduğunu belirterek, “Yaktığımız...

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kenan Tanrıkulu, artık her yeni doğan bebeğin 5 bin 220 dolar borçla doğduğunu belirterek, “Yaktığımız rüşvet ve yolsuzluğa ‘hayır’ meşalesi tüm Türkiye’yi aydınlatacak.” dedi. Ahmet Kenan Tanrıkulu, yaptığı açıklamada, büyük bir gayretle gizlemeye çalıştıkları çökmüş ekonomik öngörü ve tahminlerin her geçen gün daha da gün yüzüne çıktığını belirtti. Tanrıkulu, “Ekonomik sıkıntı ve belirsizliklerden başta dar gelirli işçi, memur, emekli vatandaşlarımız, esnafımız, çiftçimiz ve girişimcimiz çok ciddî etkilenmektedir. Ülkemizde borç sarmalı artık herkesi tutsak etmiştir. Mutsuzluk, geçimsizlik artmış, yarınlara güven azalmıştır. 12 yıldır yürütülmekte olan başarısız ekonomi politikaları neticesinde hanehalkımız aşırı borçlandırılmış, Türkiye artık borçlular ülkesi haline dönüştürülmüştür.” ifadelerini kullandı. MHP’li Tanrıkulu, sözü edilen istikrar büyüsünün çoktan bozulduğunu, 2015 yılının 2014’ten çok daha zor geçeceğinin anlaşıldığına işaret etti. Tanrıkulu, 2003’te hanehalkı borcunun gelirine oranı yüzde 5,1 iken, bu oranın 2014 ilk 6 ayda yüzde 54 olduğunu, hanehalkı geliri AK Parti döneminde 4 kat artmışken, borcun 27 kat arttığını kaydetti. “TÜRKİYE’NİN EKONOMİSİ 12 YILDIR TAŞERONVARİ BİR RANT EKONOMİSİ HALİNE GETİRİLDİ” “Artık her yeni doğan bebek 5220 dolar borçla doğmaktadır.” diyen Tanrıkulu, şöyle devam etti: “Türkiye’nin ekonomisi 12 yıldır taşeronvari bir rant ekonomisi haline getirilmiştir. Ahbap çavuş ilişkisi ülkemiz ekonomisini yiyip bitirmektedir. Yolsuzluk, son yıllarda dünyanın ve Türkiye’nin gündemini işgal eden en önemli konulardan biri olarak karşımızdadır. Rüşvet ve yolsuzluk alanında yapılan çalışmalar göstermiştir ki popülist politikalar sonucu kamunun finansman ihtiyacındaki aşırı artışlar hesapsız iç ve dış borçlanmalar yapılarak giderilmeye çalışılmıştır. Bu trajedi ülkemizi gün geçtikçe ekonomik ve siyasî olarak dışa bağımlı hale getirmiştir. Sonuç olarak millî egemenliğimiz de tartışılır hale gelmiştir. Yolsuzluğun neden olduğu adaletsiz gelir dağılımı nedeniyle yeni haksız zenginlerin sayısı giderek artmaktadır. Credit Suisse’in yürüttüğü Küresel Servet Raporu’na göre, Türkiye’de 37 dolar milyarderi bulunurken, millî geliri bizden daha yüksek Japonya’da sadece 15 milyarder vardır.” Tanrıkulu, bir başka gelişmiş ülkede yaşansa, kıyametlerin kopacağı 17 ve 25 Aralık büyük rüşvet ve yolsuzluk süreçlerinin, AK Parti tarafından ne kadar üstü örtülmeye çalışılsa da tarihin en karanlık sayfalarında, en büyük yolsuzluk olarak yerini alacağını söyledi. Devletin kaydına giren hiçbir şeyin silinmeyeceğini hatırlatan Tanrıkulu, “17-25 Aralık bir dönemin milâdıdır ki sorumluları bu tarihten itibaren ahlâken ve vicdanen bitmiştir. Gelinen noktada kirli ve haksız kazançla elde edilen paralar faiziyle geri iade edilmiş, Kızılay gibi tarihî misyonu olan kurum bu kirli paranın faizini kabul ederek, vatandaşlarımız nezdindeki tüm değerini sıfırlamıştır.” dedi. Milliyetçi Hareket Partisi’nin; her türlü toplumsal sözleşmenin öncelikle bir ahlakî değerler manzumesine dayanmasını benimsediğini vurgulayan Tanrıkulu, bu nedenle toplumsal adalet ve ahlâkın sağlanması için toplumsal yapıyı idare edecek demokratik ve millî bir siyasal kimliğe ihtiyaç bulunduğunu dile getirdi. ‘MİLLÎ YOLSUZLUKLA MÜCADELE ORGANI’ KURULMASI Tanrıkulu, Milliyetçi Hareket Partisi’nin iktidarında yolsuzluklar konusunda yapılacakları şöyle sıraladı: “Özerk bir şekilde görev yapacak ‘Millî Yolsuzlukla Mücadele Organı’ kurulması, mal varlıklarının şeffaf ve gerçekçi olarak açıklanması, suçlular kim olursa olsun dokunulmazlıklarının kaldırılması, siyasî etik yasasının vakit geçirilmeden çıkarılması, siyasetin finansmanının açık ve şeffaf hale getirilmesi, seçimlerin izlenmesi ve denetlenmesi, hukukun eşit şekilde üstün olduğu düzenlemeler.” Milliyetçi Hareket Partisi’nin, bu sürecin hesabını muhakkak ki milletin desteği ile soracağını ifade eden Tanrıkulu, Türkiye Cumhuriyeti’nde hiç kimsenin milletin alın terini kendi kesesine atamayacağını, fesatçı ve fırsatçılara bırakacak bir ülke olmadığını sözlerine ekledi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren ve imla kuralları ile
yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.