ÜLKÜCÜ GEÇİNEN DON KİŞOTLAR!

Aydın’da, Cumhuriyet’in 93.yılında…

Kalkmış içkili bir lokantada milletvekiline kurşun sıkıyor…

            Sonra kaçıyor, Kuşadası’nda yakalanıyor.

            Kelepçeyi yiyince de deli dana gibi nara atıyor:

            “Bu kelepçe bana devletin nişanıdır!”

            Ne yapacaktı, maaş mı bağlayacaktı bre densiz?

            *

            Tam da saat:19.00’da resmi “Cumhuriyet resepsiyonu” verildiği saatte…

            CHP’li Tezcan ve İl Başkanı İnci, resepsiyon yerine CHP İl Başkanlığı altındaki içkili lokantaya yemek yemeğe giriyorlar!

            Alt ve üst katlarında içkili mekânlar bulunuyor İl Başkanlığının…

            Anlatılanlara göre sanık ve arkadaşı da Tezcan gelmeden önce oradalar…

            Sanık, birden Tezcan’ın yanına gidip ayağına bir kurşun sıkıyor.

            Lokantada yemek yiyen vekile kurşun sıkarken de, “Şehitlerimiz var, siz burada ahkâm kesiyorsunuz” diye bağırdığı iddia ediliyor.

            Yakalandığında Polisteki ilk ifadesinde “alkollüydüm” demiş.

            *

Rotası kaymış Cumhuriyet gazetesi, sanığın “HDP’ye destek vereni yaşatmam” sözlerini yansıtıyor.

Yandaş Milliyet ise, sanığın “Teröristlere sahip çıkmayacak, devlete sahip çıkacak, şehitlere sahip çıkacak. Şehitlere hiç saygılı değil. Aklını başını alacak. Rakı masalarında oturup ahkâm kesmeyecek. Benim olduğum ortamlara gelmeyecek, Aydın’a gelmeyecek. Bülent Tezcan’ı Aydın milletvekili olarak kabul etmiyorum, istifa etsin, Kandil milletvekili olsun” dediğini yazıyor.  

Y-CHP’nin bütün cazgırları hep bir ağızdan yayına geçiyor.

Özel, Böke, Sındırgı, Bülbül demokrasi havariliğine soyunuyor, bu saldırıların arkasında birileri olduğunu söylüyorlar…

*

Sanığın Ülkücü olduğunu hatırlatanlara aklıselimle konuşan tek CHP’li ise Kılıçdaroğlu ve şunları söylüyor:

“Kelepçeler devletin nişanı olmaz. Kelepçe takılmışsa suçlu olduğunu gösterir. Zaten suç dosyası kabarık. Bu yüzden kendisine nişan olarak görmüş olabilir. Saldırganın Ülkü Ocakları'ndan yetiştiği yönünde iddialar bize geldi. Ancak ben, bütün Ülkücülerin bizim kadar vatansever olduklarını düşünüyorum. Biz nasıl vatanın geleceği için endişe ediyorsak, Ülkücüler de bizim kadar endişe ediyordur. Silahını alıp bir siyasiye ateş eden Ülkücü olamaz. Bu olayın Ülkücü camiaya mal edilmesini doğru bulmuyorum.”

*

Şimdi…

Tezcan’ın sağlık durumu iyi… Geçmiş olsun diyoruz kendisine…

Ülkücü olduğu söylenen zata gelince…

Hiçbir Ülkücünün böyle bir davranışa hakkı ve haddi yoktur…

Hiçbir Ülkücü böyle bir olayı üstlenemez…

Saldırıyı “Bülent Tezcan’ın HDP kongresinde teröristler için saygı duruşunda bulunduğu için gerçekleştirdiğini” söylemek asla affedilemez!

Bu mafyavari kabadayılık asla tasvip edilemez!

Ülkücü, kendini kanunların, güvenlik görevlilerinin yerine koyamaz.

Bu adamın, kimlerle düşüp kalkmakta, kimlere özenmekte ve kimlere tetikçilik yapmakta ise onların uşağı olmaktan başka bir sıfatı olamaz!

Bu Don Kişotlar bu kadar cengâverliğe meraklı iseler, buyurun Musul, Telafer, Kerkük orada… PKK de, YPG de, IŞİD de orada!

Memleketi bu hale getiren asıl gafiller ortalıkta cirit atıyor, tetikçi ağabeyleriniz onlarla iş tutuyor, siz körolasıca nefsinizi doyurmakla meşgulsünüz!

Memlekette terör kol gezerken ne olursa olsun milletin seçtiği bir milletvekiline takınılan tavır hiçbir Türk milliyetçisine reva görülemez!

Bu ilkel, bu eşkıya tavırı, ülkemizin bekası olan Ülkücü Hareket’e sıçratmaya kalkışmak bu davaya ihanettir.

Utanmadan “Bu kelepçe devletimizin nişanıdır” diye gurur vesilesi yapan bu densize Aydın’daki teşkilatlarımız gereken cevabı vermelidir!

*

Ülkücülük, Başbuğ’un dediği gibi “Emirlere mutlak itaat lâzımdır. Laubali, gevşek, disiplinsiz, metotsuz kimselerle dâvamız yürümez. Her şeyde örnek olmak lâzımdır.” Düsturuna uymaktır.

Ülkücülük, “Haddini bilmektir.”

Ülkücülük, onun bunun uşaklığına, çetelerin hizmetkârlığına soyunmak olamaz.

Ülkücülüğün ahlakçılığı, Türk ahlak ve Müslümanlık inancından meydana geldiğini bilmektir.

Ülkücülük, kin ve garazı değil, sevgiyi esas alır!

Binlerce Ülkücü şehidin, milyonlarca Bozkurt’un, Başbuğ’un ve Bahçeli’nin ilmek ilmek dokuduğu bu kutlu davayı körolasıca nefsiniz için karalayamazsınız!

“Buğulu mekanlar”da insanlara silah sıkmanın ve cana kastetmenin nesi Ülkücülük bre Don Kişot kılıklılar?

“Devlet başa, kuzgun leşe” sloganı atıp devleti yok saymanın nesi Ülkücülük bre soytarılar?

Hapishane kuşu sahte Ülkücü ağabeylerinize özeniyorsanız, çekip gidin!

Otel badigartlığı da, tetikçilik de onların yanında sizi bekliyor, yallah!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren ve imla kuralları ile
yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa ÖNDER Arşivi
SON YAZILAR