Türk ve Cumhuriyet

Cumhuriyetimiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve ülkü birliği ettiği dava arkadaşlarının Türk milletine armağan ettiği ölümsüz eseridir. Hiç kuşkusuz bu eser dünya durdukça var olacak ve yaşayacaktır.

Cumhuriyet bir dönüm noktasıdır. Türksüz Anadolu hesabı yapanlara, devletsiz millet hayali kuranlara dünya tarihini değiştiren cevap önce savaş meydanlarında verilmiş, işgal ve ihanet yerle bir edilmiş, sonrasında Türkiye Cumhuriyeti kurularak, bu mukaddes emanet milli iradeye teslim edilmiştir. Devletimizin şekli olan cumhuriyet, 96 yıl önce bütün dünyaya ilan edildi.

4 yıl sonra da birinci asrını kutlayacağız. Muasır medeniyet seviyesini yakalayabilmek için hâlâ zamanımız var. Nerelerden geçtik geldik. Millet olarak zor günler geçirdik. İhanetin, kalleşliğin her türlüsünü gördük, büyük sarsıntılar yaşadık. 7 düvel birden üzerimize geldi ama Türk milleti olarak yılmadık, vazgeçmedik, ümitsizliğe kapılmadık ve bugünlere ulaştık. Türk milleti, varlığına kastetmek için kuyruğa giren müstevlileri birlik ve dayanışma azmiyle yıkıp geçti. Egemenlik haklarına, irade ve istikbal gücüne cephe alıp saldıran emperyalist çemberi yarıp dağıttı. Devletimizin ve cumhuriyetimizin ilelebet yaşayacağının teminatı da yine bu aziz Türk milletidir. Başardıklarımız, başaracaklarımızın teminatıdır ve mutlaka lider ülke olma ülküsüne de ulaşacağız.

MİLLİ MÜCADELENİN TAPU SENEDİ

Cumhuriyet göstermelik bir şekilden, günlük bir hevesten, modaya uygun bir tarzdan ibaret değildir. Milli mücadelenin tapu senedi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının Türk milletine emanetidir. Bu esere sahip çıkılmış ve Türk milleti tarafından yaşama biçimi haline getirilmiştir. Geleceğe olan ümidimizin, geçmişe olan saygı ve bağlılığımızın adıdır cumhuriyet. 29 Ekim 1923 tarihinde Mecliste alınan kararla bir rejim kurulmadı, yeni bir Türk devleti doğdu. Tarihte hiçbir zaman esir olmamış, devletsiz kalmamış olan Türk milleti yeniden silkindi, ayağa kalktı ve şahlandı. Dünya medeniyetindeki saygın, onurlu ve etkin yerini aldı. Kendi gücüne güvendi, kendi milletine inandı. Kendi kurumlarını oluşturdu, kendi sistemini kurdu. Cumhuriyet; fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller sayesinde bugünlere ulaştı. Türk milletinin üstün fazilet ve fedakârlıklarıyla temellendi, güçlendi ve dünyanın saygın devletleri arasına girdi. Cumhuriyet, aynı zamanda muhteşem bir dirilişin, bütün dünyanın gıpta ve hayranlıkla izlediği ebedileşmiş duruşun simgesi ve istisnai bir örneğidir.

BEDELİ ÖDENDİ

Türkiye Cumhuriyeti bir lütufla, başkalarının ikramı veya bağışıyla değil, bizzat Türk milletinin iradesi, arzusu ve emeği ile kurulmuştur. Cumhuriyetin bedeli, Sarıkamış’ta, Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da kanla, canla ödenmiştir. 15 Temmuz’da da gerekirse bu bedeli tekrar ödemekte hiç tereddüt edilmeyeceği, bütün dünyaya bir defa daha gösterilmiştir. Dolayısı ile hiç kimse cumhuriyetin ilke ve esaslarını değiştirme yanlışına kapılmamalıdır. Geleceğimizin ana çatı ve rotası Türkiye Cumhuriyeti'dir. Türkiye Cumhuriyeti bizim şeref nişanemiz, koruyup kollamakla mükellef olduğumuz kutlu devletimizdir. Bağımsız yaşamaktan başka seçenek tanımayan, milli ruh ve inanmışlığın üstünde bir güç takmayan soylu bir milletin son kalesi, sarsılmaz iradesidir. “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesine sımsıkı sarılarak, cumhuriyetle demokrasinin kaderini bir ve ortak görerek Türkiye’nin istiklal ve istikbaline sahip çıkmak, her vatan evladının görevi olmalıdır.

GÜVENCEMİZ, ŞANLI TARİHİMİZDİR

Dikkatli olmak, uyanık durmak ve çok çalışmak zorundayız. Zor ve sıkıntılı bir coğrafyada yaşıyoruz ve üzerinde bulunduğumuz toprakları vatan yapmanın her zaman bir bedeli olmuştur. Bugün de bu bedeli ödüyoruz. ordumuz, bekamıza yönelik tehdidi yok etmek için büyük bir mücadele verirken, kurulan masalarda da hukukumuzu sonuna kadar savunuyor ve hakkımızı koparıp alıyoruz. Bin yıldır süren bu mücadele hiçbir zaman bitmeyecektir. Bizi bu topraklardan sürmek, bu coğrafyadan atmak isteyenler asla vazgeçmemişlerdir. Bu kadar terör örgütünü birden üzerimize salmaları boşuna değildir. Fırsatını bulduklarında yine şanslarını deneyeceklerdir. Biz cumhuriyetimize sahip çıkar, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurucu ilkelerine sarılır, milli dayanışmamızı yükseltirsek bütün bunlar beyhudedir. Biz bizi biliyoruz, Türk milletine inanıyor ve güveniyoruz. Hiçbir ihanet çetesi, hiçbir emperyalist proje muvaffak olamayacaktır. Milli birliğimiz ve bin yıllık kardeşlik hukukumuz teminatımızdır. Şanlı tarihimiz güvencemizdir.

MİLLİ RUH VE COŞKU

Bu milleti bir arada tutan milli ve manevi değerlerimizi korumak, geliştirmek ve üzerine titremek her Türk evladının görevidir. Milli bayramlarımız, bizim en önemli ortak değerlerimizdendir. Bu bayramlarımızı milletçe heyecanla kutlamak milli ruhu coşturacağı gibi, küskünlükleri, kırgınlıkları da unutturacaktır. Aynı şekilde bu müstesna günlerde şanlı tarihimizi, milli kahramanlarımızı hatırlamak ve yâd etmek, yarınlara daha bir güvenle bakmamızı sağlayacak, milli dayanışmayı zirveye taşıyacaktır. Devlet millet uyumu her türlü operasyon ve saldırıyı engelleyerek yıkım ve yozlaşmayı durduracak, vatan topraklarımızda aklı ve gözü kalanları hayal kırıklığına uğratacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren ve imla kuralları ile
yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
Orhan KARATAŞ Arşivi
SON YAZILAR