KAMUOYU HOKKABAZLARI SAHNEDE

Seçim günü yaklaştıkça ülke ve milletle meselesi olanların iyice azdığını ibretle izliyoruz. Cumhur ittifakını karalamak ve özellikle MHP düşmanlığını tırmandırmak için akla ziyan şeyler oluyor.

Her seçim öncesinde ortalığı karıştırmak için özel misyon üstlenen anket şirketi görünümlü hokkabazlar hiç vakit kaybetmeden sahne aldılar. Bütün dertleri, bütün çabaları MHP'yi millet nazarında etkisizleştirmek. Bugüne kadar ne söyledilerse yanıldılar, yenildiler, ama ne yüzleri kızarıyor, ne vazgeçiyorlar. Yine aynı şeyi yapıyor, yine milletin aklıyla alay ediyorlar. O kadar kendilerini kaybetmiş durumdalar ki, televizyon ekranlarında, "bol kepçe dağıtıyoruz" diyecek kadar ileri gidebiliyorlar. Bunların içinde parti yetkililerini, gazete temsilcilerini arayıp, "şöyle bir sonuç elde ettik, ama isterseniz 2-3 puanı şu partiden alıp şu partinin hanesine yazabiliriz" diyenleri biliyorum.

TÜRK DÜŞMANLARI BUNU DA YAPTILAR

Bu icazetli, görevli ve provakatör anket şirketleri, tam da varlık sebeplerine uygun olarak MHP'yi yüzde 3-4'e yaklaştırdılar. Sayın Bahçeli daha 2 gün önceki aday tanıtım toplantısında bu şeref yoksunlarını ifşa etmiş ve "Allah'tan henüz yüzde 1 diyemediler. Merak etmeyin, Türk düşmanları bunu da yapacaktır." Demişti. Yine yanılmadı ve daha aradan saatler geçmeden dedikleri aynen çıktı. Sayın Bahçeli bu yüzsüz güruhu, "kulun hesabı varsa Allah'ın da bir hesabı, milletin de bir bildiği vardır. Her seçim döneminde aynı kumpas dolaşıma sokulmaktadır. Bıkmadınız mı çirkefliklerden? Yorulmadınız mı yalanlardan, dolanlardan, sahtekarlıklardan? Türk milleti bunları yutmuyor, Türkiye düşmanlarının dibinde hırlayan anketçilere prim vermiyor, itibar etmiyor." sözleriyle uyardı, ama nafile. Bunlar bu iftiralar için var ve yüzlerine tükürseniz, Nisan yağmuru zannediyorlar.

BARAJLARI YIKARAK GELİYOR

MHP bu milletin özü, bu devletin teminatıdır. Türk milleti de bunu böyle bilir, böyle değerlendirir. Dolayısı ile ne yaparsanız yapın, başaramayacaksınız. MHP size ve sizin asıl sahipleriniz rağmen, engelleri aşa aşa, barajları önüne katıp yıka yıka geliyor. Tarafı bellidir. Tercihi nettir. Söylediği açıktır. Hedefi kesindir. Milliyetçi Hareket Partisi Türk tarihinin haklarını savunuyor. Milliyetçi Hareket Partisi Türk milletinin ruh kökünü, öz değerlerini, milli kimliğini çiğnenemez namus sayıyor. "Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben" diyor. Bu ülkeyi, bu vatanı, bu milleti karşılık beklemeden, ödül, iltifat ummadan seviyor. Kimsesizlerin sesi, mazlumların sözü, garibanların eli, masumların nefesi, mağdurların yumruğu oluyor. Bunlar için mecliste güçlü bir şekilde olmayı, demokrasi standartlarının yükseltmeyi, denge ve denetleme işlevinin süratli çalışmasını sağlamayı hedefliyor. Güneşte üşüyüp gölgede terleyenler, hokkabazlar, düzenbazlar, yalancılar, kupasçılar, insanların aklıyla alay edenler, layık oldukları cevabı, çok değil, 28 gün sonra Türk milletinden alacaklardır.

NE YAMAN ÇELİŞKİ

Burada bir önemli konuya daha değerlendirmek istiyorum. Sayın Genel Başkan Devlet Bahçeli oldukça kapsamlı bir seçim beyannamesi açıkladı. Bu beyanname 27. Yasama Döneminde, çeşitli toplum kesimlerinin talep ve beklentileri doğrultusunda hazırlanmıştır. 7 Haziran ve 1 Kasım Seçim Beyannamelerindeki bir kısım vaatler güncellenmiştir. Bu siyasette devamlılık ve sözün takibi açısından son derece isabetlidir. Nitekim,MHP'nin önceki beyannamelerinin neredeyse aynıyla başka partiler tarafından da taklit edildiğini tebessüm ederek izliyoruz. Sadece bu kadarı bile, MHP'nin ne kadar ciddi, tutarlı, sağlam ve ülke gerçeklerine dayalı siyaset ürettiğinin ispatıdır. MHP'nin yıllardır söylediklerini kopyala yapıştır yöntemiyle parti siyaseti yapacaksınız. Savunduklarını çaktırmadan kendiniz bulmuş gibi sahipleneceksiniz. Beyannamelerini taklit edip millete sunacaksınız. Ama sıra oy vermeye gelince millet MHP'ye değil, size inanacak! Bu ne yaman çelişkidir? Bu millet aklını hafife almaktır. Adınıza, "Millet ittifakı" demekle, bütün bu gerçekleri gizleyebileceğinizi mi zannediyorsunuz? Bunun adına millet değil, zillet denebilir.

AL BAYRAK SİSTEMİ

Bir önemli ayrıntıda beyannamede açıklananların, nasıl hayata geçirileceğidir. MHP Cumhurbaşkanı adayı olarak Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceğini peşinen ilan etmiştir. Dolayısı ile yürütme sorumluluğu Cumhurbaşkanında olacaktır. Ancak, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin önemi tam da burada ortaya çıkıyor. Yeni sistem kuvvetler ayrılığını kesin çizgilerle ayırıyor ve güçlendiriyor. Sayın Bahçeli bu yeniliği, "Al Bayrak Sistemi" olarak adlandırmaktadır. Bayrağımızın kırmızı rengi bağımsız yargıyı, hilal yasamayı, yıldız ise yürütmeyi temsil etmektedir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi bizzat Türk milletinin eseridir. Türkiye, sorun çıkaran, kriz üreten, anlamsız tartışmalarla boğan ve boğulan bir önceki sistemin değişmesiyle derlenmiş, toparlanmış, uyuyan dev gözünü açmıştır. Artık yönetimde çift başlılıktan bahsetmek mümkün değildir. TBMM Gazilik unvanına yakışır şekilde, asli görev, fonksiyon ve sorumluluk sahasında daha tesirli, daha verimli, daha muharrik, daha bağımsız hale gelmiştir.

LİDER TÜRKİYE

Yeni sistemle birlikte, hükümetin kanun tasarısı hazırlama ve Meclis'e getirme yetkisi olmayacak, yetki kanunuyla Kanun Hükmünde Kararname çıkarma hakkı da bulunmayacaktır. Dolayısı ile MHP'nin seçim beyannamesinde açıkladığı vaatlerin tamamını yerine getirmesi mümkündür. Beyannamede yer alan hususları kanun teklifi olarak meclise sunup, kanunlaştırmak ve hayata geçirmek imkan dahilindedir. MHP'nin, "lider Türkiye" hedefi, şimdi çok daha yakındadır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren ve imla kuralları ile
yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
Orhan KARATAŞ Arşivi
SON YAZILAR