Ayşenaz ÇİMEN

Ayşenaz ÇİMEN

HDP, PKK BİTERSE NE YAPACAK?

Saygı duyduğum ve değer verdiğim bir meslektaşımla, Türkiye’nin terör gündemi üzerinde sohbet ederken birden şu soruyu sordu “HDP, PKK BİTERSE NE YAPACAK?” 
Öyle bir soruydu ki; hemen elime kalemimi alıp yazmaya başlamam lazım dedim.
Ve başladım…
*
1990’larda Halkın Emek Partisi (HEP) ile başlayan süreç nasıl Halkların Demokratik Partisi (HDP) ‘ ye dönüştü? Değişen tek şey sadece partilerin isimleri miydi yoksa çizgileri mi?
SÖZDE Kürt siyasi hareketini mecliste temsil ettiğini iddia eden ilk siyasi parti Halkın Emek Partisi (HEP) 7 Haziran 1990 senesinde kuruldu, genel başkanı Fehmi Işıklar oldu.
20 Ekim 1991 Genel Seçimlerinde SHP ile ittifak yapan Halkın Emek Partisi milletvekilleri 19. dönemde TBMM'ye girdi.
Ardından 1993'te Yaşar Kaya'nın genel başkanı olduğu Demokrasi Partisi (DEP) kuruldu. Leyla Zana'nın Kürtçe yemini ile başlayan kriz 1994'te dokunulmazlıkların kaldırılmasına kadar devam etti. 4 Eylül 1993 tarihinde DEP' in Mardin milletvekili Mehmet Sincar Batman'da öldürüldü. 2 Mart 1994'te Hatip Dicle, Leyla Zana, Orhan Doğan, Ahmet Türk, Sırrı Sakık, ve Şırnak bağımsız milletvekili Mahmut Alınak'ın dokunulmazlığı kaldırıldı. Aynı gün Orhan Doğan ve Hatip Dicle meclisten çıkarken gözaltına alındı.
*
Anayasa Mahkemesi DEP' i 16 haziran 1994'te kapattı. 11 Mayıs 1994'te Murat Bozlak başkanlığında kurulan Halkın Demokrasi Partisi (HADEP), 1995 milletvekilliği seçimlerinde bir buçuk milyona yakın oy aldı fakat yüzde onluk seçim barajını geçemeyince parlamentoya giremedi. Anayasa Mahkemesi , "PKK'ya yardım ve yataklık ettiği, yasadışı eylemlerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle 13 Mart 2003'te HADEP' i kapattı, parti yöneticilerine de beş yıl siyaset yasağı verildi.
DEP milletvekilleri Hatip Dicle, Orhan Doğan, Selim Sadak ve Leyla Zana 10 hapis yattıktan sonra 9 Haziran 2004'te hapisten çıktılar ve 2005'te Demokratik Toplum Hareketi (DTH) adıyla yeni bir siyasi hareket kurdular. DTH, Demokratik Parti (DTP) adıyla 9 Kasım 2005'de Türkiye'de "Eş Başkanlık" sistemini uygulamaya başlayan ilk parti oldu. DTP' nin ilk eş başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk oldu. Ancak YSK, eş başkanlık sistemini kabul etmediği için genel başkanlığa Ahmet Türk seçildi.
Anayasa Mahkemesi, 16 kasım 2007 yılında DTP’ nin devletin bölünmez bütünlüğünü eylemlerin odağı haline getirdiği, terör örgütü tarafından kurulduğu, Abdullah Öcalan'dan talimat aldığı gibi çeşitli suçlamalarla DTP hakkında kapatma davası açtı, 11 Aralık 2009’da kapatıldı.
Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk'un milletvekillikleri düşürüldü, DTP' nin meclisteki grubu da düşmüş oldu. İstanbul bağımsız milletvekili Ufuk Uras'ın katılımıyla grup kurmak için yeterli sayı olan 20 milletvekiline ulaşınca, 2 Mayıs 2008'de mecliste Barış ve Demokrasi Partisi adıyla yeni bir grup kuruldu. 1 Şubat 2010 tarihinde gerçekleşen olağanüstü kongrede Selahattin Demirtaş genel başkanlığı kazandı.
27 Ekim 2013 tarihinde Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel Eş Başkanlığında mecliste Halkların Demokratik Partisi (HDP) adıyla yeni bir parti kuruldu.
Veeee sazıyla sözüyle öve öve bitiremediğiniz Demirtaş’ın partisi HDP’ nin çatısı altında; Barış ve Demokrasi Partisi, Devrimci Sosyalist Parti, Ezilenlerin Sosyalist Partisi, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, Yeşiller, Sol Gelecek Partisi gibi partiler birleşti...
*
Ne yazık ki sizi biraz kronolojik sıraya boğmak zorunda kaldım. Fakat HDP ve PKK arasındaki ilişkiyi anlatabilmem için, HDP’ den önceki PKK’nın siyasi yuvalarının kapatılma sebeplerinden bahsetmem gerekiyordu. Kim derse desin HDP, PKK’ nın sözcüsüdür. Bir kez olsun HDP’ den bir vekilin, belediye başkanının veyahut temsilcinin “PKK, TERÖR ÖRGÜTÜDÜR. DAĞ KADROSUNU TANIMIYORUZ, ÖCALAN’IN MANİFESTOLARINDAN BAĞIMSIZ SİYASİ PARTİ TÜZÜĞÜMÜZÜ HAZIRLAYACAĞIZ…” gibisinden açıklamalar yaparak adımlar attığını gördünüz mü? Görmediniz.
Peki, PKK biterse HDP sırtını kime yaslayacak? Böyle kirli bir geçmişe sahip siyasi parti, Türkiye partisi olabilir mi ? Kandil’in kokusunu üzerinden atabilir mi ? Yapmayın Allah aşkına, kronolojiye şöyle dönün de bir bakın. Belediyelere alınacak personelin listesi Metina’da hazırlanıyor, sözde eş başkanların listesi Avaşin’de oluşturuluyor, parti sözcüleri Kandil’in gözde metresi kim ise o seçiliyor.
İnanıyor musunuz bu palavralara yoksa?
*
Bu yazımda biraz verilere boğdum sizleri kusuruma kalmayın, bir sonraki yazımda tamamen kendi görüşlerime yer vereceğim. 
Terörle mücadelede, gönüllülük esasından ziyade menfaat çatışmalarının döndüğü bir sistemde kalemimi kağıdımı bu konulara feda etmek benim için onur verici bir şey. Yaptığım hiçbir şey belki de fakat elinde birçok imkan olmasına rağmen o makamı kullanamayan çoğu kolluk görevlisi amirden daha güzel şeyler yaptığımı düşünüyorum. 
Yazıyorum, anlatıyorum, okutuyorum…
Ve kalemimin tek menfaati; devletim, milletim ve memleketim.
Ne haram ne de kan bulaşmamış kalemime minnetimi sunarak bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren ve imla kuralları ile
yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Ayşenaz ÇİMEN Arşivi
SON YAZILAR